Eski Türkçede ağır ne demek?
Eski Türkçe ağır “1. Işığın karşıtı, 2. “Pahalı, değerli” kelimesinden türemiştir.
Ber-i ne demek?
Kubbealtı Sözlüğü (ﺑﺮ) i. (Farsça ber) meyve, mahsul, hasat, meyva: Ber’in yeniliklerinden vazgeçmediği şarap / Gözyaşlarımla beslediğim çim nihâlim (Fuzûlî).
Mevad ne demek Osmanlıca?
Makaleler. Uzayda yer kaplayan varlıklar. Nesneler.
Osmanlıca aşkım ne demek?
Osmanlı Türkçesinde “Sevgilim” demiyorlar. Bunun yerine “Saadet-i Seniyyem” diyorlar. Anlamı “Çok önemli, kıymetli, yüce”.
Ağırlık kelimesinin kökü nedir?
3.
Alpagu ne demek?
Eski Türkçede “Düşmana tek başına saldıran yiğit” anlamına gelen, ülke çapındaki sabit kanatlı İHA sistemimiz ALPAGU, taktik keşif, gözetleme ve görüş alanı dışındaki hedeflerin hassas imhasında etkin rol oynuyor!
Farsçada BER ne demek?
+ber – Nişanyan Sözlüğü. Farsça edat +bar بر veya +var ور “getirmek, taşımak, meyve vermek [bileşik isimlerde]”den türetilmiştir. Bu edat, Farsça buradan, bar-بردن, بر “getirmek, taşımak, meyve vermek, doğurmak, doğurmak” fiilinden türemiştir.
Bbiab ne demek?
Geçmişi gizle Geçmiş detayları Geçmişi temizle Geçmiş: bbiab (Hemen döneceğim)
El berru ne demek?
El-Berru İsmi Türkçe Anlamı: El-Berru, kullarına karşı sınırsız merhamet ve şefkat gösteren kişi anlamına gelir. İmam Buhari’nin rivayet ettiği bir hadise göre, Kıyamet Günü’nde Allah’ın merhameti gazabını aşacaktır. Kullarını her zaman seven, koruyan ve gözeten Allah, onlara bol bol iyilik ve ilim bahşeder.
Me vâ ne demek?
( ﻣﺄﻭﺍ– ﻣﺄﻭﻯ) i. (Ar. me’vā) Sığınma yeri, rütbe, yurt, ikametgâh: Gördüğün Rûm’un cennetsi sıfat iklimi / Bak, me’vâ-yı bum (Ahmedî) nasıl çöktü.
Mercuh ne demek Osmanlıca?
1. Daha çok beğenilen, tercih edilen, kayrılan: Mecduh ve belki de terk edilmiş, tanınmamış bir grup Memleketin saadet hediyesi… (Âlî Mustafa Efendi).
Medih ne demek Osmanlıca?
Birinin iyi bir özelliğini övmek anlamına gelen ahlaki bir terim.
Osmanlıda sevgiliye ne denir?
erkek veya kadın sevgili, sevgili, sevilen, sevilen, sevilen.
Osmanlıca ay yüzlü ne demek?
مه نو meh-i nev = yeni ay. ماه رو mah-rû = ay yüzlü. مه پاره meh-pâre = Ayın parçası.
Uşşaka ne demek?
(ﺣﺴﺮﺗﻜﺶ) sıf. ve I. (Ar. ḥasret ve Farsça keş “ceken” ile ḥasret-keş) Özleyen, özler (kişi): Cibrîl de kaderi özler / Hizmet eden köle olur (Esrar Dede). Yoksa bu selvi ağaçlarının altındaki güneşte bir özlem mi vardı? (Hüseyin R.
Eski Türkçe güç ne demek?
Eski Türkçe “güç, kuvvet, kudret” kelimesinden türemiştir. Bu kelime, Eski Türkçe’de yazılı örneği olmayan *kü- kökünden, Eski Türkçe eki +Iş ile türemiştir. Moğolca küçültme eki “güç, sertlik” ile karşılaştırın.
Eski Türkçede zırh ne demek?
Ok, kılıç ve süngü gibi silahlara karşı korunmak için savaşlarda giyilen demir, tel levha veya deriden yapılmış giysi. Eski Türkçede “yak”, Moğolcada cebe, Latincede lorica, Arapçada dir’, le’me, Farsçada zırıh, cevşen ve ortaçağ Avrupası’nda “zırh” sözcükleriyle ifade edilir.
Eski Türkçede var ne demek?
var – Nişanyan Sözlüğü. Eski Türkçe bār “sahip olmak, özellik (isim); “var (yüklem)” kelimesinden türemiştir.
Eski Türkçe en iyi ne demek?
“İyi” sözcüğünün kökeni, “yararlı” anlamına gelen Eski Türkçedeki “eyi-eygi” sözcüğüne dayanır.